GÜLNUR VE ESKİ VOLEYBOLCULAR

Ş.Bülent MERİÇ
14 Haziran 2019
867

GÜLNUR VE ESKİ VOLEYBOLCULAR

Gülnur’un senelerce fedakar çalışmaları sonunda eski kız voleybolcular Burhan Felek Salonunda toplandı. Böyle büyük bir toplantı bir daha olmaz bence.

 Bilhassa yaşlandıkça unutulduğunu zanneden yaşlı voleybolcular (ben değil altmış dokuzum) için çok güzel bir vefa gecesiydi.

Gülnur’un azmi ve sabrını takdir etmek lazım.

Beni bile kaç defa aramıştı.

Haydi yaz, haydi fotoğraf yolla, tabi ki çok eksikler vardı.

Yaşlı ağabeylerimiz için portatif wc’ler (prostat) düşünülmemişti.

Psikologlar yoktu.

Açık büfe (şeker hastaları) yoktu.

Bir şeyler olması lazımdı.

Portatif eczane (tansiyon ilaçları) güzel ve olgun ve dolgun hemşireler.

 Neyse fazla yazmayayım.

Gülnur çok alıngan oldu, sonra bana kızar.

Şimdi geleceğim sahte diyaloglara.

Vay canım nasılsın?

Hiç değişmemişsin!

Aynısın!

Yalanlara bak adam bitmiş, okeye dönüyor.

Uzatmaları oynuyor… Şeker var, tansiyon var, vee saçlar beyazlamış.

 Aslında şımarık Kenan’ında saçları bembeyaz olmuş.

Türkiye’de kadın bulamıyor.

Yurtdışına gidiyor, neyse…

Vallahi ben hiç böyle konuşmadım.

 Ben genellikle benden büyük ama samimi olduklarıma ağabey ne olmuş sana bitmişsin sen, niye sokağa çıkıyorsun?

 Of of o hastalıklar geçmez.

 Ağabey üç tane köprü var, git atla valla…

 Yaşlı insanlar ilgi bekler.

Konuşun, dertleşin benim gibi gerçekleri söylemenize gerek yok.

Onlar sadece diyalog beklerler.

Kadınlara gelince;

Onlar bizden daha sahtekarlar.

Sırf o gün iyi görünmek için son üç aydır diyet yapıyordurlar.

Bol makyaj. Ama onlarda bu konuda çok hassas ve alıngan.

Yazmak istemiyorum.

Bana gelince yaş 69.

Seksi bir yaş ama…

Yapamadıktan sonra ne işe yarar?

Beni gören gençler ‘Ağabey hiç göstermiyorsun’.

Bu kalabalıkta nasıl göstereyim?

Ayıp olur.

Saçlarım bembeyaz olmuş, şeker hastasıyım.

Yaşadığım kadar yaşayamayacağımın farkındayım.

Geri zeka olduğum için, altmış dokuzdayım ama kırk dokuza oynuyorum.

Hayatta tabi ki iyimser olmak lazım.

Her şey çok güzel olacak gibi.

Ben yaşlı Japonlara, Çinlilere bayılıyorum.

Adamın yürüyecek hali yok ama Topkapı müzesine gidiyor.

Bizim emekli ise geçim derdinde.

Eski voleybolcular buluştuğunda en güzel şey nedir?

Diyalogların aynen eskisi gibi devam etmesidir.

 Sosyal hayat mevkii ve iyi kötü voleybolcu olmaları artık etkisini kaybetmiştir.

Benim üzüldüğüm nokta bazı kişilerin hala kırk sene evvel yaşanmış kavgalar üzerinden hırslı konuşmaları. Yaşları büyümüş ama…

Ben üçüncü topluluktaydım.

Hesaba göre beş sene sonra ikinci gruba geçeceğim.

Tabi ki yaşarsak…

 Bu toplantıları bence belli bir sürede yapmak lazım.

Bizim için söylemesi kolay.

Gülnur şimdi içinden bana küfür ediyordur.

O kadar çok kişi bu organizasyon için çalıştı ki.

 Gülnur’un dinlenmesi için bir haftalık seyahate gitmesi lazım ama cep telefonsuz.

Gülnur’a bir tavsiye.

Sıra geldi 1965-1975’e.

Haydi bakalım durmak yok yola devam.

Yine de eskileri görmek güzel oldu.

NOT: Manşet Voleybolun Sesi Dergisi'nin  157. Haziran sayısından alınmıştır


YAZARIN DİĞER YAZILARI

Create Account



Log In Your Account