İnegöl-Arkas, Nilüfer - Galaftasaray

14 Kasım 2016
1046

Efeler ligi takımlarından İnegöl Belediye spor, Arkas ile oynadığı maçı 3-1 kaybetti. Lige iyi başlayan ve üst üste aldığı galibiyetler ile flaş çıkış yapan İnegöl Belediye son üç maçı mağlubiyet ile kapadı. Ancak bir puan alabildi. Bugün oynadıkları maçta da oyuna iyi başlamalarına rağmen sonunu getiremediler. Efeler liginde  bu yıl da ilginç sonuçlar alınıyor. Kimin yabancı oyuncuları oynanan maçta performans gösterirse, o takım maçı sürüklüyor. En ilginç sonuçları da Halkbank alıyor. Alışılan voleyboldan uzak, sıradan oyunla diğer takımlara puan şansı tanıyor. Ziraat Bankası şu anda kadro seçimi, oyun planı olarak bir basamak önde gözüküyor.

            Bugünkü maça mutlak galibiyet ve moral umuduyla başladı İnegöl Belediye, ve ilk sete de hızlı girdiler. Müthiş servis attılar. Bu maç ‘’ iyi servis atan’’ ve ‘’blok tutabilen’’ takım maçı alacak gözüyle bakıyordum. Bu kadar etkili servis atarsanız maça ortak olursunuz ama bunu maç sonuna kadar sürdürmek gerekiyor. Özellikle İbrahim hem setin başında, hem de setin sonunda, 23-20 mağlup iken üst üste attığı çok iyi servislerle seti 25-23 kazandırdı. İnegöl Belediye belki iyi voleybol oynamıyor ama her şey sonuca endeksli olduğu için, bazı konular göz ardı ediliyor. Asıl, işler biraz zora girdiğinde takım içindeki sorunların olduğu belli oluyor. Bu maç olduğu gibi. Arkas biraz servise yüklendiğinde, manşet problemi ve maçtan neden koptukları, maçı bıraktıklarını araştırmak gerekiyor. Sakat olan Bahov’un yerine başlayan Tunç, daha önceki takımında orta oynuyordu, buraya geldi pasör çaprazı çalıştı ve oynadı. Bu maçta dört numara oyuna başladı, tabii ki takımda en zayıf halka o idi ve Arkas ta bunu iyi değerlendirdi. Çok da iyi niyetle kapasitesini zorladı ve zaman zaman üstüne çıktı. Hücumda çok alçak kaldı, bant seviyesinden ve korkarak oynadığında faydalı olamadı. Özellikle servislerin hepsini Tunç üzerine kullandı Arkas. İstediğini de aldı. İlk sette de yirmili sayılara kadar İnegöl B. daha iyi top geçti ama yirmili sayılarda tutuldular. Ancak servis kalitesiyle seti aldı. Caner, ortayı daha iyi değerlendirmeli, çok yüksek iki orta oyuncusu var. Ama attığı toplar, bu oyuncular için alçak kalıyor. İbrahim de, Görkem de bol, yüksek top aldıklarında topu bloktan kaçırıp, çapraz veya paralele dönebilirler. İlk seti alan İnegöl B, ikinci sete kazanmanın verdiği özgüvenle başladı ama Arkas bu defa servis te riske girerek sert ve yatık servisler atarak İnegöl’ün zaafını ortaya çıkardı, oyununu bozdu. Açık gelen manşetlerde de Caner bir türlü istediği oyunu kuramadı. İstediği topları alamayan smaçör gurubu da çok çabuk oyundan koptu. Arkas ta da pasör Sanders doğru  oyun tercihi ve pas kalitesiyle ikinci sette çok iyi oyun çıkardı. Özellikle orta oyuncuları Mustafa Koç ve Hasan devreye girince köşelerde çok kolay top geçmeye başladı. Bunu kazandıkları üç sette de başardılar. İşte iyi ve oturmuş bir takımın yapması gerekenler bunlar, kenar yönetimi de ortadan oynamalarını istedi. İnegöl B yi, ikinci sette de sırtlamaya çalışan yine Klapwijk ve Gazmend. Caner de bu iki oyuncuyu oyunda tutmaya çalışıyor, ama voleybol iki kişiyle oynanmıyor. Orta oyuncular mutlaka kullanılmalı ki köşeler birli veye ikili blokta kalsın. Onlarda birli veya ikili bloğu rahat geçebilecek oyuncular. Hep söylüyorum, eğer Klapwijk durursa top geçemez ise hücumda biter İnegöl Belediye. Setin sonuna doğru Arkas, İnegöl’ü öyle bir pozisyonda yakaladı ki, önde Caner, Görkem ve Tunç var. Kim top geçecek ? Klapwijk birde, Gazmend altıda top beklediler ama Caner ön oyuncuları tercih edince set zora girdi. 19-13 ten set verdiler. Bu sette bir pozisyonda coach  blok yükseltmek için Caner’i oyundan alınca, sitemle karşılaştı. Bu davranışlar hem antrenörü bitirir hem de oyuna giren ve performans beklenen oyuncuyu bitirir. Aman dikkat.. Bu seti alan Arkas rahatladı ve oyuna girdi, hem de çok istekli olarak. Üçüncü sette açık ara gittiler, çok iyi servis atmaya devam ediyorlar, çok yüksek hücum yapıyorlar. İnegöl’de ise servise gelen kaçırıyor, hücum yapan istekli değil, servis karşılamada çok fazla hata yapıyorlar. Defans hiç yok. Durum 18-5. Gökhan oyunda ama kurtarıcı olamaz, çok geç. Takımın yükünü taşıyacaklar maçı bıraktı. Dördüncü sette hemen hemen aynı oynandı. İki yabancı oyuncu maçı neden bıraktı oynamadı, sadece sahada varlar. Neden ?

           Pazar günkü maçta Nilüfer Belediye istediği gibi maça başlamasına rağmen, Galatasaray’a 3-0 kaybetti. Bu güne kadar oynanan maç skorlarına, takım yapılarına bakınca sonuç normal görünüyor. Galatasaray geçen yıllardan aynı antrenör, hemen hemen aynı takım kadrosu, kenardan oyuna soktuğunda iş yapabilen oyuncu bolluğu olarak Nilüfer’den farklı. İşte, burada başka şeyler devreye giriyor,  evet rakip her konuda sizden üstün ama maç kazanma isteği, savaşma duyguları, kendi oyununu aşabilme yeteneği nerede ? Oyuna nasıl olsa  galip gelemeyiz duygusuyla başlamama veya rakip kötü başladığında durumdan faydalanma ve ‘’özgüven kazanma’’  isteği olmalı takımda.

              İki takımda çok etkili servislerle başladı maça, servisler ile sayı üretiyorlar ve hücum da hataya zorluyorlar birbirlerini. Bu da sayılarda eşitliği sağlıyor ama yine set sonunda Galatasaray daha özgüvenli ve hücumda daha cesaretli. Seti de böyle kazanıyor. Nilüfer bu sette ve diğer setlerde servisleri Güldeniz’e atıyor ve hataya zorluyor. Ama istediğini tam olarak alamadı. Ya Seda’ya veya libero Nihan’a atacaktı, tercih Güldeniz. Duygu istediği manşetleri alınca, ortayı gayet iyi kullanıyor. Iryna tek ayak hücumlarda kolunu ve bileğini kullandığı sürece top geçecek. Janset, erken kısa hücumlarda top geçebiliyor. Ama iki oyuncuda blokta hiç yok. Zaten ilk blok ikinci set başında oldu. Güldeniz aldığı her topu geçti sayı üretti. Onun içinde daha çok top alıyor. Galatasaray servisleri Tatyana’ya yükledi ve istediğini de aldı. Bir pozisyonda da Buse ye attılar. Tatyana karşılamada çok hata yapınca, set koptu, moraller bozuldu. Hücumda yapamadılar, oyun kurulmadı. Tatyana tüm enerjisini karşılamaya verince, hücumda da hiç yok. Top geçen bir Ceyda kalıyor ama önünde duvar gibi blok kurulunca o da çöktü. Set ve maç da bitti.

                    Nilüfer’in eğer bu durumdan kurtulması gerekiyorsa, takıma mutlaka takviye yapması gerekiyor. Ama bu saatten sonra nereden bulacaksın takımı kurtaracak oyuncuları. İyi oyuncuların hepsi nisan-mayıs aylarında transfer yapıyor. Ama araştırmalardan vazgeçilmemeli, yeni yönetimin çalışmalarına destek verilmeli. Bu durum bir an önce aşılır diye umut ediyorum.

                      Asıl büyük tehlike, Kaybetmek alışkanlık olursa….

                  

 


YAZARIN DİĞER YAZILARI

Create Account



Log In Your Account