KUPA FENERBAHÇE
VE HALKBANK’IN
Mart ayında da çok yoğun voleybol günlerini geride bıraktık.
Yazıya nasıl başlayacağımı bilemiyorum. Çünkü neredeyse her haftanın 5 gününü
kapsayan müsabakalarımız vardı.
En iyisi bu kez sondan başa doğru gitmek. O halde erkeklerin
AXA Sigorta Kupa Voley maçlarından başlayayım.
Ben kupa karşılaşmaları için, “Play- Off’ların Fragmanı”
diyorum.
Biliyorsunuz sinemaya gittiğiniz de, gösterime girecek
filmlerin en can alıcı görüntülerini içeren tanıtımları yayınlanır. Ayni
şekilde yeni başlayacak televizyon dizilerinde de bu uygulamayı
izlersiniz.
İşte voleybolumuzda da kupa maçları gelecek Play- Off’ların
tanıtımı gibi oldu. Ayni takımlar bu kez şampiyonluk için kozlarını paylaşacaklar.
Renkli görüntülere sahne olan kupa maçları sonunda
kadınlarda Fenerbahçe, erkeklerde Halkbank mutlu sona ulaştı.
Maçlara geçmeden önce izninizle bir küçük notum var. O da
müsabakaların oynandığı yerlerle ilgili.
Kadınların maçlarının Ankara da olması çok doğru bir
karardı. Çünkü Başkent seyircisi voleybolu çok seviyor ve tribünleri her zaman
dolduruyor.
Biliyorsunuz Sultanlar Ligi’nde Ankara’da iki takımımız
vardı. Ancak güçlü olmadıkları için
zirveye oynayan ekipler buradaki maçları hep rotasyonlu kadrolarıyla oynadılar.
Bu yüzden güzel seyirci, üst düzeyde ki takımların heyecan veren
müsabakalarını, yıldız oyunların karşılıklı mücadelelerini izleme şansını
yakalayamadı. Kupa maçları bir anlamda bu özlemlerini gidererek onları
ödüllendirmiş de oldu.
Bu arada ne yazık ki PTT ile Karayolları’nın küme düşmeleri
nedeniyle bu voleybol tutkunu seyirci, gelecek sezon Sultanlar Ligi takımlarını
salonda izleyemeyecekler. Umarın bu hasret uzun sürmez.
Devam edelim. Ancak erkeklerin yer seçimi bence doğru
olmadı. Çünkü güçlü kadrosuyla lige renk katan Bursa B. Belediyesi ile oynayan
tüm ekipler buradan galibiyet çıkarmak için her zaman en iyi oyuncularını
sahaya sürdüler. Yani Bursa seyircisi zorlu karşılaşmaları hep izleme şansı
buldu. Kupa Voley’in beklenen ilgiyi görmemesinin sebebi de bence buydu.
Müsabakaları yazacaktım konuyu nerelere getirdim. Bu
satırlar için özrümü kabul edin.
Erkekler Kupa Voleybol da çok çekişmeli maçlar izleme şansı
yakaladık. Set sayıları da bunu açıkça gösteriyor.
İlk gün Ziraat Bankkart- Arkas kozlarını paylaştı. Ligde ilk
dört sıranın dışında kalan İzmir ekibi 0-2 geriye düştüğü karşılaşmayı
3-2(23-25, 30-32, 25-23, 25-20, 15-11)
kazanmayı başardı (ilk 3 setin sayılarına lütfen bir kez daha bakın).
Buna karşın, bir de 5. set var ki çok ilginçti. Arkas 5-0 gibi az rastlanır bir giriş yaptı. Ziraat
bırakmadı. Üst üste aldığı sayılarla 5-6 öne geçti. 8-7 de saha değişimi oldu.
12-11 de, Hoag’ın servisleri seti 15-11, maçı da 3-2 Arkas’a getirdi.
Halkbank- Fenerbahçe müsabakası ise beklenenin aksine
gelişti. İlk 2 seti Ankara ekibi farklı aldı (25-12, 25-16).
Bir not: 2 sette ki blok sayıları 10-1.
Üçüncü seti alan Sarı- Lacivertliler durumu 2-1’ e
getirdiler. 4. Seti de 26-24 alan Halkbank maçı 3-1 kazanıp, Arkas’ın rakibi
oldu.
Bir not daha: 3 gün önce ligin son haftasında Halkbank’ı
misafir eden Fenerbahçe rakibini 3-1 yenmişti.
Halkbank- Arkas finali, seyredenleri, ekran başındakileri
voleybola doyuran büyük çekişmenin,
heyecanın yaşandığı bir mücadeleye sahne oldu.
Maçı 3-1 (23-25, 25-23, 28-26, 25-23) kazanmayı başaran
Başkent Ekibi, böylece kupanın da sahibi oldu.
Karşılaşma ile ilgili bir kaç notum var:
Nimir 30, Ngapeth 16, Mirza 10, İzmir ekibinde, Efe 22,
Burutay 19, Grozer 19 sayı ürettiler.
Halkbank 21 servis kaçırdı, 12 direk sayı buldu. Arkas da 13
servis kaçtı, 8 sayı aldı.
Bu güzel maçın tek eksik tarafı bloklar oldu: 6-6.
Bunda etken acaba neydi? Takımların blok yerleşiminin iyi
olmaması mı? Smaçörlerin yüksek becerileri mi?
Bu sorunun yanıtını sizlere bırakıyorum.
Devam edelim.
3 gün önce de kadınların kupa mücadelesi vardı.
Ne yazık ki, beklenen kalite de maçlar izleyemedik.
İlk gün Fenerbahçe, THY 3-1 (25-19, 26-28, 25-22, 25-22)
yendi.
Hemen arkasından bu kez Vakıfbank- Eczacıbaşı kozlarını
paylaştı. İlk 2 seti 18-25, 23-25 Turuncu- Beyazlılar aldılar. Vakıfbank
bırakmadı 25-22, 26-24 ile 2-2 eşitliği sağladı. 5. Seti Eczacıbaşı kazanıp
adını finale yazdırdı.
Fenerbahçe- Eczacıbaşı arasında ki finalin ilk setinde, uzun
rallilerin yaşandığı çok iyi bir
mücadeleye oldu: 25-23.
Sonra işler değişti, heyecanı yüksek oyun, yerini hataların
çokça yaşandığı bölümlere bıraktı. Farklı biten setlerde bunun bir
göstergesiydi
(16-25, 25-17, 25-20).
Netice de maçı 3-1 galip kapatan Fenerbahçe kupanın da
sahibi oldu.
Bir hafta sonra ayni takımlar bu kez ligin erteleme maçında
karşı karşıya geldiler.
Kazanan, 2 devreli ligi lider bitirecek, Play- Off Yarı
Finali’nde THY ile eşleşecekti. Ayrıca bu maç bir anlamda kupanın da
rövanşıydı.
Son set dışında iyi bir müsabaka oldu. Sarı- Lacivertliler
karşılaşmadan 3-2 (19-25, 25-22, 25-21, 19-25, 15-10) galip ayrılmayı
başardılar.
Küçük bir not: 5. Sete hızlı giren Fenerbahçe 7-0 öne geçti.
8-1 de saha değişti. Fark azalsa da (12-9) rakibine şans tanımadı.
Bu seviyede ki takımlar arasında, 5. sette böyle bir
başlangıç hepimizi şaşırttı. Buna benzer bir başlangıçı, çok kısa bir süre önce
Arkas- Ziraat Bankkart karşılaşmasında yaşamıştık (yukarıda ki satırlarda
yazmıştım).
Gelelim, kadınlarda Fenerbahçe ile Eczacıbaşı’nın yarı final
de İtalyanlara diş geçiremeyip, Şampiyonlar Ligi’ne veda ettiği, böylece geçen
sezon yaşadığımız 2 Türk Takımı’nın “Süper Final” de buluşma başarısını tekrarlayamadığımız müsabakalara (buna bir de
erkeklerde Ziraat Bankkart’ın elenmesi eklenince, ülkemizde oynanacak bu büyük
organizasyonda ne yazık ki takımımız olmayacak).
Hatırlanacağı gibi, İtalya’da ki ilk müsabakalarda,
Fenerbahçe, Milano’ya 0-3, Eczacıbaşı da, 2-0 öne geçtiği mücadele de İmoco’ya
2-3 kaybetmişti.
Rövanşlardan tabi ki umutluyduk. Önce Sarı- Lacivertliler
sahaya çıktı.
İlk seti 25-15 aldık, ikinci set 26-28 gitti. Sonra 25-22,
25-23 ile maçı 3-1 noktaladık ve turu “Altın Set” e taşıdık. Önce 1-4 geriye
düştük, saha değişimine 8-7 girdik. Durduk: 11-15.
Son anda kaybetmek doğal olarak hepimizi üzdü. Peki eksik
olan neydi?
Servisten 14 sayı bulmamıza, ayrıca etkili servislerimizle
rakibimizin iyi manşet yüzdesini 12’ye düşürmemize karşın, % 48 ile hücum
etmesini, bizim blok (6 sayı- onlar 14) ile defansımızın iyi çalışmadığını
gösterebiliriz.
Tabi ki bunda 67 pas alan ve bunun 49’unu sayıya çeviren
Egonu’nun etkisi büyüktü.
İtalya da, İmoco karşısında 2-0 öne geçen, ancak devamını
getiremiyerek mücadeleden 2-3 yenik ayrılan Eczacıbaşı, rövanşı da 1-3 (17-25,
15-25, 26-24, 16-25) verince Süper Final’in kapısından dönmüş oldu.
Kazandığımız 2. Set dışında rakibimizin temposuna uyamadık.
Bunda çok hata yapmamızın, servisten ancak 2 sayı
bulabilmemizin, Boskovic (47 pas, 24 sayı, yüzdesi 51) dışında hücumda eksik
kalmamızın da etkisi büyüktü.
Finalin kapısından dönen bir diğer takımımız da Ziraat
Bankkart oldu.
Polonya da Jastrzebski Wegiel’e 0-3 kaybeden ekibimiz
rövanşı da 2-3 (32-34, 25-27, 25-16, 25-21, 7-15) verdi.
Mücadeleyi “Altın Set” e taşımak amacıyla çıktığımız
müsabakanın ilk 2 setini 2’şer sayı farkla yitirince hedeften koptuk.
Sonrasında en azından “maçı kazanalım” isteğimizde gerçekleşmedi.
Böylece Avrupa defterimiz de bu müsabakalarla noktalanmış
oldu.
Öte yandan 2 devreli liglerimizde sonlandı.
Efeler de; 1. Halkbank (71 puan), 2. Fenerbahçe (70), 3.
Ziraat Bankkart (59), 4. Galatasaray (53) şampiyonluk için kozlarını
paylaşacaklar.
5. Alanya BLD. (43), 6. Arkas (45), 7. Bursa B. BLD. (43) 8.
Spor Toto (35) 5-8 mücadelesi verecekler.
Bigadiç BLD. İle Hatay BLD düşerken, Altekma ve Milas
Belediye ligin yeni ekipleri oldular.
Sultanlar Ligi
sıralaması ise şöyle:
1. Fenerbahçe (73 puan), 2. Vakıbank (69), 3. Eczacıbaşı
(68), 4. THY (54), 5. Kuzeyboru (46), 6. G. Saray (40), Nilüfer BL. (34),
Muratpaşa BL. (32).
PTT ile Karayolları lige veda edince Ankara’dan takım
kalmadı.
Öte yandan Sultanlar’ın yeni ekipleri Bahçelievler Belediyesi ve Aras Kargo oldu. Böylece 13 yıl son İzmir den bir takım ligde mücadele etme hakkını elde etti.