VE SEZON BİTTİ...

VE SEZON BİTTİ...

 Ekim ayında başlayan 2018-2019 sezonunu hüznüyle sevinciyle tamamladık. Hani dizilerde, filmlerde zaman zaman “sana iki haberim var, biri iyi, biri kötü. Hangisini önce söyleyeyim?” derler ya... Bende sezonu mutlu tamamlayan takımları sonraya bırakıp aradan bir hayli zaman geçmesine karşın bizlere büyük hayal kırıklığı yaratan Avrupa Şampiyonlar Ligi'nden söz ederek başlayayım.

Yazılarımı okuyanlar hatırlayacaklardır. Hep “Yıllardır gerçekleşmeyen beklentimiz, sonunda bu sezon bitecek ve Eczacıbaşı VitrA ile Vakıfbank finalde buluşacaklar, böylece Şampiyonlar Ligi'nde ilk iki sıra bizim olacak,” diye yazdım durdum.

Atalarımız ne demişler; “Büyük lokma ye, büyük konuşma.” Önce Turuncu- Beyazlılar çeyrek finalde Conegliano'ya elendiler. Ardından yarı finalde Fenerbahçe OPET de Conegliano'yu finale yolladı. Tek umut Vakıfbank kalmıştı. O da Novara'ya İstanbul da kolay teslim oldu. İtalya da yendiler ama “altın set” ile finalin kapısından döndü. Sonuçta İtalyanlar bizi yerle bir etmiş oldular. 

Tabi bunun için yazılacak, söyleyecek çok şey var. Ama bu kadar yüksek bütçeyle kurulan iyi kadroların yarattığı hayal kırıklığını kolay kolay gideremeyeceğimiz de bir gerçek.

Avrupa serüvenimizin bu beklenmedik kapanışından sonra yine içeriye döndük. Bir tarafta baraj maçları sonunda lige veda eden veya son anda tutunan takımlar, diğer tarafta ligin yenilerinin sevinci, öte tarafta ise Play- Off 'ların heyecanı.

Önce şampiyonlardan başlayalım. Erkeklerde favori ve 2 devreli ligi ilk sırada bitiren Halkbank önce Fenerbahçe'ye, 3-4 mücadelesinde de Galatasaray'a yenilerek 4. oldu.

Gerçi 2 devreli ligi ilk sırada bitirdiği için Ankara ekibi yine de ülkemizi şampiyonlar Ligi'nde temsil edecek olmanın tesellisini yaşadı.

Bu arada bir hatırlatma yapayım; gelecek sezon erkeklerde Avrupa'nın bu büyük arenasında iki ekibimiz mücadele edecek. Bunlardan biri Halkbank, ikincisi de şampiyonluk ipini göğüsleyen Fenerbahçe. İkinci Arkas ile ligi 3. sırada bitiren Galatasaray CEV'e, 5. olan Maliye Piyango Challenge, Tokat Belediye Plevne ise Balkan Kupası'na katılacak.

Play- Off Finaline gelince; biliyorsunuz yukarıda da yazdığım gibi Halkbank'ı devre dışı bırakan Fenerbahçe ile Arkas kozlarını paylaştılar. Evinde oynamanın avantajını iyi değerlendiren Sarı- Lacivertliler ilk iki karşılaşmayı kazanarak seride 2-0 öne geçtiler. Sonra sıra İzmir'e geldi. Bu kez 2 randevuyu Arkas kazandı seri 2-2 oldu. 5. müsabaka sonunda Fenerbahçe 5. şampiyonluğunu ilan etti. Güzel bir final serisi izledik. Böyle olunca da heyecanın ötesinde voleybol adına tüm güzellikleri yaşadık. Benim gözümde 2 takımda şampiyon dersem sanırım  abartmış olmam

Bu arada Fenerbahçe'ye de ayrı bir parantez açmak gerekiyor. Bu sezonun bence en başarılı takımı. Ligin ilk devresi bittiğinde 8. sıradaydılar. Ligi 5. tamamladılar.  Kimse şans tanımıyordu ama önce AXA Sigorta Kupa Volley de zirveye çıktılar. Arkasından final de Arkas'ı geçip 5. kez şampiyonluk ipini göğüslediler.      

Bu arada Sultanlar ligini yazmadan önce bir notum var. Galatasaray- Fenerbahçe 3-4 birinci maçı ile Vakıfbank- Eczacıbaşı final mücadelesinin ilkini iki ayrı salonda birer saat arayla yerleştirmekte sanırım  ayrı bir maharet gerekir.

Neyse gelelim Sultanların son dört takımımın mücadelesine...

Tahmin edildiği gibi Fenerbahçe OPET, ezeli rakibi Galatasaray HDI Sigorta'yı tatsız geçen 2 karşılaşmada da yenerek ligi 3. sırada bitirdi. Bu sonuçla Sarı- Lacivertliler gelecek sezon ülkemizi Şampiyonlar Ligi'nde (ön elemeden başlayacak), Sarı- Kırmızılılar ise CEV de temsil edecekler.  

Eczacıbaşı VitrA- Vakıfbank final serilerine gelince;

Mutlu sona, rakibini 3-2' lik seri ile geçen Vakıfbank ulaştı. Sezon başından bu yana güçlü kadrolarıyla bu ikilinin şampiyonluk için yarışacağı belliydi. Öylede oldu. Ne var ki final serilerinin kalitesi Efeler'in bir hayli altında kaldı.

Evet mücadele vardı. Heyecan vardı. Tribünler renkliydi. Hele serinin 5. maçında Burhan Felek Spor Salonu tarihi günlerinden birini yaşadı. Öyle ki merdiven boşlukları bile doluydu. Ama hepsi bu kadar. Müsabakaların sonuçlarını yazarken setlerini de vereceğim. Bu da ne demek istediğimi daha iyi anlamanızı sağlayacaktır. İlk maçı deplasmanda Turuncu- Beyazlılar 3-2 (23-25, 25-17, 25-19, 18-25, 15-12) kazandılar. İki gün sonra ayni salonda bu kez mücadeleden 3-1 (16-25, 25-10, 25-18, 25-17) galip çıkan ev sahibi Vakıfbank oldu.

Serinin 3. karşılaşması Burhan Felek de oynandı. Vakıfbank 3-1 (25-17, 23-25, 25-20, 25-18) kazanarak 2-1 yaptı.

4. karşılaşmada üstünlük Eczacıbaşı VitrA'da idi: 3-2 (25-16, 18-25, 25-23, 21-25, 15-13. Ve sıra geldi şampiyonun belirleneceği son müsabakaya. Vakıfbank iyi  oyununun karşılığını 3-0 (2 5-17, 25-18, 25-21) ile aldı ve 11. kez zirvenin sahibi oldu.

Şimdi yıldız oyuncuların kozların paylaştığı müsabakaların set sayılarını bir daha okumanızı rica ediyorum.

Evet gördüğünüz gibi 3 tane 25-23, bir 15-13 dışında setlerin çoğu farklı bitti (hadi onları da yazayım: 2 adet 25-21, birer kez 25-20 ile 25-19, 5 adet 25-18, 4 tane 25-17, 2 adet 25-16 ve bir kez de herkesi şaşırtan 25-10).

Peki Sultanlar Ligi'nde şampiyon olan Vakıfbank  dışında hangi takım başarılı derseniz, şüphesiz ki Beylikdüzü derim. Lig öncesi küme düşme potasında gösterilen mütevazi kadrolu bu takım, ligdeki ilk senesinde 5. oldu ve ülkemizi Challenge kupasında temsil etme hakkını elde etti. Daha ne olsun ki. Teknik kadroyu ve oyuncuları bu dereceleri nedeniyle kutlarım.

Öte yandan biraz arka planda kalan Efeler (Bursa BüyükŞehir Belediyesi ile Beşiktaş) ve Sultanlar (PTT ve Altınbaş Üniversitesi Yeşilyurt) Liglerinin yeni  takımlarını da tebrik ederim. Hoş geldiniz...

Bir not: Hatırlanacağı gibi hakemlerimizden Ozan Sarıkaya ile Nurper Özbar Şampiyonlar Ligi'nde yarı finallerde düdük çalmışlardı. Şimdi Erdal Akıncı Berlin de oynanacak erkekler Süper Finali'nde yardımcı hakem olarak görev yapacak. Bu da voleybolumuz adına hepimizi mutlu ediyor.  

---